• Ağustos 06, 2009

    Yönetmen: Yoshiaki Kawajiri
    Tür: Fantastik, Aksiyon, Doğaüstü
    Stüdyo: Clamp
    Yapım Yılı: 2001
    Bölüm Sayısı: 24
    Anime Puanı: 10/6



    Tarih olarak açıkça belirtilmese de X animesi 1999’lu yıllarda geçiyor. Dünyanın sonu yaklaşmaktadır ve doğaüstü güçlere sahip olan insanlar Japonya’nın dört bir yanından gelerek Tokyo’da toplanmaktadır. Dünyanın kaderini belirleyecek anahtar kişi ise Kamui Shiro’dur. Kamui, altı sene önce annesi ile beraber Tokyo’dan ayrılmıştır fakat annesi bir yangında ölünce Tokyo’ya ona ait olan kutsal kılıcı almaya geri döner. Tokyo’ya geldiğinde ise Kamui aslında kim olduğunu ve neden doğaüstü güçlere sahip olduğunu öğrenir. Bahsettiğim gibi dünyanın kaderi ona bağlıdır. Eğer bir “Dragons of Heaven” yani cennet ejderlerinden, diğer adı ile yedi mühürlerden biri olup savaşırsa dünya kurtulacak ve insanlar normal yaşamlarına devam edebileceklerdir. Eğer Kamui “Dragons of Earth” yani bir dünya ejderi, diğer adı ile yedi melekler olmayı seçip savaşırsa dünya üzerindeki tüm canlılar yok olup dünya kendini yenileyecektir. Fakat Kamui’yi çok büyük bir sürpriz beklemektedir. Kamui’nin en yakın çocukluk arkadaşı Fuma ikiz yıldızıdır ve Kamui eğer cennet ejderi olursa Fuma dünya ejderi olacaktır. Eğer Kamui dünya ejderi olursa tam tersi olup Fuma bu kez cennet ejderi olacaktır.

    Seri konu bakımından klasik olan dünyanın sonu senaryosunu kullanmış. Benim anlamadığım ise neden ister cennetin ejderleri olsun ister dünya ejderleri hepsi Japon? Güya dünyanın merkezi Tokyo’ymuş ve birkaç istisna dışında yaşları 14–18 arasında değişen körpeler dünyamızı kurtaracaklar. Ayrıca senaryo işleniş bakımından da bazı yerlerde çok zayıf kalmış. Örnek verecek olursam; dünyamızı kurtaracak olan bu gençler sürekli çatılardan hoplaya zıplaya geziyor ve bir Allah’ın kulu da kafasını kaldırıp bunları görmüyor mu? Veya bir cennet ile dünya ejderi kapışırken cennet ejderi bir kalkan geliştirerek 1 Km kare çapındaki bir alanı başka bir boyuta taşıyor ki insanlar zarar görmesin. Tamam, buraya kadar her şey normal ama kavga doğal olarak “ben geldim kalkanı yap da dövüşelim” diye başlamadığından ilk birkaç dakika kalkansız dövüşülüyor. Ve nedense o insanların dövüştükleri yer hayalet kasaba. Hiç kimse mi bunları görmüyor? O kadar binalar hasar alıyor bu memleketin hiç mi polisi yok? Demek istediğim olaylar sanki başka kimse yokmuş gibi iki grup arasında olup bitiyor. Birde her iki bölümde bir sürekli aynı şeyler tekrarlanıp gösteriliyor, söyleniyor. Yani ben artık birisi daha yanıma gelip Sorata’nın Arashi’yi sevdiğini söylerse yemin ediyorum kusarım. Bu tekrarlamalar o kadar çok ki seriden kesseniz bölüm sayısı 20’nin altına düşer. Birde spoiler gibi olacak ama bölüm sonunda merakla beklenen Kamui ve Fuma’nın çatışması tam bir fiyasko. Bunun gibi maalesef daha birçok eksi var seride. Bunlardan yine bir tanesi de bahsetmeden geçemeyeceğim gay faktörü. Seride inceden inceye hafif gaylik de yok değil. Fuma’nın sürekli Kamui’yi okşaması, daha da ileri gidip aka kanını yalaması iğrenç ötesi. Özetle X serisinin eksileri maalesef artılarından daha fazla. Bu artıları da az sonra bahsedeceğim müzikler, karakterlerin kendilerine özgü oluşu, mekân tasarımları gibi şeyler oluşturuyor.

    Çizimler bakımından X serisi bir hayli iyi ama bir husus dikkatimi çekti. Erkek karakterlerimizin çoğunda bir omuzlar var ki dünya sığar üzerine. Özellikle Fuma’nın 30 Cm’lik omuzlarına hayran kaldım. Bunun dışında görsel olarak göze batan bir şey yok. Müzikler ise serinin şüphesiz en iyi yanı. Sonuç olarak X beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. En az sekiz veya üzeri not verebileceğim bir anime beklerken böyle çıkması beni üzdü. Elbette sevenleri de vardır ama bana sorarsanız izleyecek çok daha güzel animeler var derim.

    0 comments

  • Copyright © 2013 - Nisekoi - All Right Reserved

    ANİME İNCELEMELERİ SAYFASI Powered by Blogger - Designed by Johanes Djogan