• Şubat 02, 2022

    Yönetmen: Takahiro Natori
    Stüdyo: Satelight
    Tür: Macera, Komedi, Bilimkurgu, Fantastik
    Yapım Yılı: 2019
    Bölüm Sayısı: 12
    Anime Puanı: 10/5


    Her Netflix yapımı anime serisi veya filmi güzel olacak diye bir kaide yok örneklerinden birisi var şimdi karşımızda. En azından çok kötü de değil diyerek kendimizi avutabileceğimiz animemiz Canon Busters. Neredeyse üç senedir izlenme listemde olan, başlarım, başladım, başlayacağım derken bir türlü nasip olmamıştı. Kötü de olmamış çünkü çok da bir şey kaybetmedim:)

    Canon Busters adlı animenin aslında potansiyeli olan bir hikayesi varken bu hikayeyi kullanamama ve itici karakterler topluluğu ile bir araya gelince senaryosu zar zor ilerleyen bir yapım oluvermiş. Yani geçtiği dünyada hem büyü hem de gelişmiş teknoloji mevcut ama bizim izlediğimiz her bölümde yaşanan farklı saçmalıklar. Olay şöyle; Botica Krallığı acayip güçlü bir büyücü tarafından alt edilince krallığın prensi ve ana karakterlerimizden arkadaşlık robotu Sam ayrı düşer. Sam’de prensi bulmasında yardımcı olması için “The Kid” yani Çocuk lakaplı Philly’yi arar ve bir başka tamir robotu Casey ile bir araya gelerek prensin peşine düşerler. Yani ortada bir nevi bir yolculuk hikayesi var ama işlenişi pek sarmıyor.

     
    Bahsettiğim potansiyele kısaca değinmek istiyorum; dediğim gibi seride hem büyü hem teknoloji var. Bir tarafta fantastik eserlerden fırlama şehirler, bir tarafta da resmen sanayi devrimi uç noktada. Droid’ler, savaş robotları, füzeler, robota dönüşen araba (adı da var, Bessy:) varken bir bakıyoruz, fabıl eserlerinden fırlama hayvan karakterler, güçlü büyücü düşmanlar ve sihir adeta akıyor. Tüm bunlara rağmen bölümler ne yazık ki çok sığ. Daha başta Sam adlı robot neden Philly’yi arıyor, anlamış değilim. Tamam, bu tarz serilerde elbette her bölüm farklı bir olay yaşanır ama sen dünyanı kullanmadıkça ve klişe olaylar karşımıza çıkarırsan tutmaz. Bir de üç ana karakterin üçü de birbirinden itici. Önce Sam. Ağzının ortasına vurasım geliyor her gördüğümde. Yani robot olup da bu kadar salak olunabilir mi… Casey adlı tamir robotunun da ondan farkı yok. Philly de zaten iğrenç bir tipleme. Bu adam büyü sonucunda ölümsüz olmuş ve altında robota dönüşebilen Bessy adında bir arabası var ama o kadar kötü bir karakter ki… Kahraman desen değil, anti-kahraman desen o da değil. Pis, serserinin teki. Yani senin elinde böyle bir ekip olursa alacağı puan da belli.

    Animenin beğendiğim tarafı ise tarzı oldu. Gerektiğinde şiddetten veya kan kullanmaktan çekinmiyor. Az da olsa bazı bölümler ilginç şeyler izlemedik değiliz, o kadar da hakkını yemek istemem. Zaten anime için kötü diyemem. Bir şekilde ite-kaka kendisini izlettiriyor ama şöyle diyeyim; 10. Bölümden sonra 11. Bölümü izlemeden son bölüme geçmişim ve fark etmedim bile:) Üstelik son bölümler, düşünün. Hani sığ ile demek istediğim bu. Anime sürekli yüzeysel takıldığından arada bir – iki bölüm atlasanız da bir şey kaybetmiyorsunuz. Dediğim gibi tarzı ve çizimleri vasatın üzerinde. Günümüz teknoloji eli ile yontulmuş, dijital bakımından dört dörtlük ama soğuk çizimler. Müzikler için de fazla yorum yapmama gerek yok. İdare eder bir açılış parçası ve daha da idare eder bir kapanışı mevcut. 
     

    Canon Busters’ın konusunu okuyup fragmanını izlerseniz dikkatini çekebilir, hatta çeker de ama benim gibi beklentiye de girerseniz çok büyük hata yapmış olursunuz. İzlemeyin demem ama hiçbir zaman da önermem. Canon Busters ancak elinizde izleyecek bir şey olmaz, ya da bazı seriler bitsin de onlara öyle başlarım – arada da şunu izleyiveririm derseniz izlenecek bir anime. 

    0 comments

  • Copyright © 2013 - Nisekoi - All Right Reserved

    ANİME İNCELEMELERİ SAYFASI Powered by Blogger - Designed by Johanes Djogan