ANİME İNCELEMELERİ SAYFASI

Yönetmen: Kazuhiro Furuhashi
Stüdyo: Wit Studio, Clover Works
Tür: Aksiyon, Komedi
Yapım Yılı: 2022
Bölüm Sayısı: 12
Anime Puanı: 10/9

 

Anime izleyicisi olmasanız bile Spy x Family, daha doğrusu Anya’yı muhakkak sosyal medya akışınızda size de denk gelmiştir. Hani “sıppay - misşon - vakıvak!” diyerekten başladığı videolardan bahsediyorum:) Nedendir bilemiyorum ama Spy x Family, özellikle bahsettiğim Anya sayesinde epey bir reklam yaptı ve aldı başını yürüdü. Shingeki no Kyojin’in bile bu kadar sükse yaptığını hatırlamıyorum. Durum böyle olunca, yani sevgili Anya benim de gözüme gözüme sokulunca merakımdan elbette ben de seriyi izledim. İzlediğime de memnunum. Hatta neden izleme listeme almamışım diye şaşırdım bile:)

Spy x Family kendi içinde bir dünya – daha doğrusu ülkeler yaratmış durumda ve zaman dilimi olarak soğuk savaş – seksenli yıllarda geçtiğini söyleyebilirim. Westalis ve Ostania iki komşu ülkedir ve barış hakimdir ama herkes diken üstündedir ve savaş çıktı çıkacak diye beklenmektedir. Bir dönem Amerika ve Sovyetler gibi yani. Gerçek hayata vurduğumuzda bu iki ülkenin aslında Batı ve Doğu Almanya olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Zaten West İngilizcede de olduğu gibi Almancada da Batı demek ve Ost da Almanca da doğu demek. Ayrıca kahramanlarımızın bulunduğu şehrin adının “Berlint” olması, yeşil üniformaları polisler ve Almanca yazılar da dediklerimi destekler nitelikte. 

 

Yukarıda bahsettiğim “hayali” Almanya’da dediğim gibi savaş beklenmektedir ve savaşı Ostania’nın çıkaracağı düşünülmektedir. Alınan istihbarata göre Ostania’nın Ulusal Birlik Partisi’nin başındaki adam olan Donovan Desmond’un elinde savaş planları vardır ve barışın korunması için Westalis’in o planları ele geçirmesi gerekmektedir. Peki ama nasıl? Elbette en iyi ajanları; Japonca adı, daha doğrusu lakabı ile Tasogare, İngilizce lakabı ile Twilight ya da Türkçeye çevirdiğimizde Alacakaranlık bu iş için biçilmiş kaftandır. Amaaa… Çok iyi bir casus ve kılık değiştirme uzmanı olmasına rağmen Alacakaranlık’ın işi çok zordur çünkü Desmond adeta münzevi bir hayat yaşamaktadır ve hiçbir yerde görünmemektedir. Desmond’a yaklaşmanın en iyi yolu, bu sene prestijli ve zarif Eden Akademisine başlayacak olan oğlu aracılığıyladır. Yani bir veli olarak. Ama bir dakika! Alacakaranlık ne evlidir ne de çocuğu vardır. Durum böyle olunca kendisine sahte bir aile kurar. Önce yetimhaneden Anya adlı kızı evlat edinir ve tesadüfen tanıştığı Yor Briar ile de numaradan evlenir. Kendisi de Loid Forger adını alır ve mutlu mesut bir aile tablosu çizmeye çalışırlar. Lakin usta bir casus olmasına karşın kendisinin de bilmediği iki şey varıdr: Birincisi Anya bir telepattır ve karşısındakilerin düşüncelerini okuyabilmektedir. Yani yeni babası Loid’un bir casus ve yeni annesi Yor’un bir kiralık katil olduğunu çok geçmeden öğrenir. Bir dakika… annesi Yor kiralık katil mi? Evet, masum ve saf görünüşlü Yor Briar’ın da bir sırrı vardır ve kendisi işinin ehli bir kiralık katildir. Anlayacağınız, bu garip üçlü mutlu bir aile portresi çizecek ve Anja, Eden Akademisi’ne girip Desmond’un oğlu ile yakınlaşacaktır. Tabi işler her zamanki gibi göründüğünden çok daha zordur. 

 

Yukarıda uzunca anlattığım üzere Spy x Family’nin farklı ve eğlenceli bir hikayesi bulunmakta. Hemen uyarayım; dediğim gibi Anya sosyal medyada sürekli gözümüze sokulmakta ama animenin tamamen Anya üzerine olmadığını belirteyim. Tamam, Anya ana karakterlerden birisi ama Loid ve Yor karakterleri de bir o kadar önemli ve anime de doğru şeyi yaparak tamamen Anya üzerine yoğunlaşmıyor. Anya, serinin komedi yönünü yönetiyor diyelim. Hal ve tavırları, davranışları ile izlemesi keyifli. Bazı sahneler benim için biraz fazla uzatılmış gibiydi. Mesela son bölümdeki penguen olayı gibi. Yani gereğinden uzun böyle iki – üç sahneyi saymazsam animeyi büyük bit keyifle izlediğimi belirtebilirim.

Çizimleri ve müzikleri bakımından da animede herhangi bir kusur bulamam. Hem karakter çizimleri olsun, hem de seslendirmeleri çok başarılı. Almanya havası seride yansıtılmış, Loid/Alacakaranlık zaten tam bir Alman:) Seslendirmelerde de Anya’nın seyysu Tanezaki Atsumi döktürmüş diyebilirim. Şöyle bir seslendirdiği karakterlere baktım da, çoğunlukla ikinci plandaki karakterleri seslendirmiş ve belki de Anya yaptığı en önemli seslendirme konumunda. Müzikleri ise fazla övemeyeceğim. Açılış ve kapanış parçaları tarz olarak güzel ama müziklerini beğendiğimi söyleyemem. 

 

Spy x Family’nin tüm bölümlerini keyifle izleyebilirsiniz ama on iki bölüm boyunca hikayenin üzerine pek bir şey katmadığını da itiraf etmek zorundayım. Evet, eğlendik ve Anya okula başladı, o kadar. Bu bölümler boyunca ana hikayeden ziyade (Alacakaranlık’ın savaşı engelleme görevi) birbirleri ile yaşadıkları sunulmuş durumda. Ekim gibi de yeni bölümlerin gelmesi bekleniyor. Elbette ben de Anya’nın yeni bölümlerini bekliyor olacağım:)