- Home>
- Rafet Kaan Moral >
- Spriggan (2022) İncelemesi
Eylül 03, 2022
Yönetmen: Hiroshi Kobayashi
Stüdyo: David Production
Tür: Aksiyon, Bilimkurgu
Yapım Yılı: 2022
Bölüm Sayısı: 6
Anime Puanı: 10/5.5
Stüdyo: David Production
Tür: Aksiyon, Bilimkurgu
Yapım Yılı: 2022
Bölüm Sayısı: 6
Anime Puanı: 10/5.5
Yine bir Netflix animesi ile beraberiz. Bu sefer platform, bizlere 1998 yılında anime filmi olarak çıkan Spriggan’ı altı bölümlük bir seri olarak yeniden karşımıza çıkardı. Orijinal Spriggan’ı izlemememe rağmen Türkiye’de geçtiğini bildiğimden dikkatimi çekmişti ve bu sefer yenilenmiş olarak izlemeye karar verdim. Öncelikle bölümlerin kırk küsur dakika olduğunu belirtmek isterim. Yani seri aslında bir nevi on iki bölüm sayılabilir. Lakin kırk dakika oluşu bana uzun geldiğinden ben bazı bölümleri ikiye bölerek izledim. Alışkanlık herhalde :)
1998 yapımı Spriggan, içinde tek bir hikaye barındırsa da, yeni serinin her bölümde farklı bir hikaye söz konusu. Eski Spriggan’ın hikayesi bizlere ikinci bölümde karşımıza çıkıyor fakat kırpılmış durumda. Yani filmdeki o meşhur İstanbul manzaralarını 2022 serisinde yok. Animede olay şu; dünya üzerinde bir zamanlar antik bir medeniyet hüküm sürmüştür. Bayağı da teknolojik olarak uçuyormuş bu arkadaşlar. Fakat teknolojilerinin kurbanı olmuş, kötü niyetli kullanımlar sayesinde yok olmuşlardır. Yok olmadan önce de gelecek insanlık için “yok edilemez” mesajlar bırakmışlar. İbranice yazılmış bu metinlerde; “eğer adam gibi kullanmayacaksanız yok edin” yazmaktadır. Tabi dünya çapında birçok ülke ve örgüt bu kayıp teknolojinin peşindedir. Amaç, tahmin edeceğiniz üzere onları kullanmak. Bir de ARCAM adındaki bir şirket bu nesneleri bulup yok etmeyi kendine görev bilmiştir. Çeşitli askeri kollukların yanında bir de özel ajanlara sahiptirler. Yüksek teknoloji ile donatılmış bu ajanlara da Spriggan denmektedir. Animenin altı bölümünde de bir Spriggan olan Yu Ominae’nin başından geçenlere tanıklık ediyoruz.
Spriggan (1998) |
Animenin aslında ilgi çekici bir konusu var ve aksiyon sahnelerinin de bir hayli iyi olduğunu söyleyebilirim. Yani şiddet ve kan kullanılmaktan çekinilmemiş. Fakat ben, nedense süreklilik bakımından animeyi pek benimseyemedim. Öncelikle bahsettiğim gibi bir bölümün kırk dakika oluşunun da bunda bir payı var ve ana hikayesi ilgi çekici olsa da, detaya indikçe hep aynı şablonun karşımıza çıktığını görüyoruz. Kötü adamlar bir yere gider, neredeyse herkesi öldürür. Bu neredeyse herkes Ominae’nin arkadaşıdır. Ominae müdahale eder, tek başına gücü yetmez destek alır. Sonunda günü kurtarır. Yani sürekli bu şablon karşıma çıktığından her bölümde sadece aksiyon sahneleri için izlemeye başladığımı fark ettim. İkinci bölüm olan Ağrı Dağı – Nuh’un Gemisi için heyecanlıydım ama Ağrı’yı yapın Fuji, Nuh’u da Titanic yapın kimse fark etmez:) Yani olayların Türkiye’de oluşunu kanıtlamak için yeminli şahitler gerekli:)
Spriggan’ın çizimlerini genel olarak başarılı buldum. Dediğim gibi aksiyon sahneleri zaten iyiydi. Karakterler genelde estetik ve CGI varsa bile kendisini belli etmiyor. Bu açıdan yapımcıları tebrik ederim. Aynı şekilde müzikler ve seslendirme için de söyleyecek bir sözüm yok. Açılış parçasını da beğendiğimi söyleyebilirim.
Spriggan aslında kötü bir anime değil ama izleyiciye bir şey de katmıyor ya da ters köşe etmiyor. Bahsettiğim üzere olay hep aynı ve yer ile karakterler değişiyor sadece. Dolayısıyla bir müddet sonra ister istemez ilginizi kaybediyorsunuz. Kısacası Spriggan için izlemeyin demem ama beklentileriniz de fazla olmasın.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 comments